Toplu taşıma esnafı için devrim niteliğindeki Özel Halk Otobüsü Yeni İşletme ve Hak Ediş Sistemi Büyükşehir Belediyesi’nin kasasındaki nakit paranın tükenmesiyle çöküşe geçti. Ekrem İmamoğlu, koltuğuna ilk oturup esnaf ile sözleşmesini imzalandığında hak edişler zamanında ödeniyordu. Belediyenin kasası boşalınca, esnafın da hak edişleri ödenmez oldu.
ADALETSİZLİK VAR
İstanbul genelinde özel halk otobüs işletmecilerinin sahibi olduğu 3145 adet otobüs, kiralama yöntemi ile İETT bünyesine geçirildi. İstanbul halkına kaliteli ve konforlu ulaşımı sunmayı arzu eden İBB, esnafın parasını ödeyemeyince ipler koptu. Sistemden, Özulaş A.Ş.’ye ait C148, C207 ve C192 kod numaralı araçlar çıkarak taşıdıkları kadar yolcunun parasını kazanmaya başladı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan otobüs işletmecisi Memduh Yangöz, “Sistem yükü taşıyamıyor. Araç bakımları yeteri kadar yapılamıyor. İETT otobüsüne araç başı aylık 25 bin TL, halk otobüs işletmecilerinin araçlarına ise ayrılan bedel 5 bin TL’dir. Bu nasıl bir adalettir çözemedik. Sistemden çıkmak daha mantıklı” ifadesini kullandı.
ESNAF İFLASTA!
Ödemelerin düzensiz yapılması nedeniyle otobüs değişimlerini bile yapamadıklarının altını çizen Yangöz, şöyle devam etti: “O kadar çok düzensizlik ve de had safhada adaletsizlik var ki, yaşayınca anladık bize oyun yapıldığını. İETT’nin her aracının aylık gideri 160 bin TL, halk otobüslerine ise ödenen 70 bin TL ki, bu fark nasıl ve nerden doğuyor? Birisi har vuruyor. Halk otobüsü işletmecileri olarak bizler perişanları oynuyoruz. Üstelik hak ettiğimiz ücreti de 3-4 ay geriden alabiliyor, kredi ödemelerimizi yapamıyoruz. İBB sayesinde yakında araçlar elimizden gidecek. Büyükşehir Belediye Başkanımız sözleşmeyi imzalarken, bunun bir devrim niteliğinde olduğunu söylemişti. Doğru söze ne hacet, bizi bitirmek için devrim yaptılar.”
BAŞKAN NE DEDİ?
Özel Halk Otobüsü Yeni İşletme ve Hak Ediş Sistemi’nin imza töreninde konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, aynen şu ifadeleri kullandu; “Biz; adaleti, hizmeti, eşitliği savunan insanlarız. Biz, var olan haklarını koruyan ama günün koşullarında, çağın koşullarında 16 milyon insanın daha iyi hizmet alması konusunda da yenilikleri mutlaka masaya koyup, tartışmak zorunda olan da bir yönetimiz. Burada yaptığımız şey tam da buydu. İnşallah bu iş birliği, farklı meslek kuruluşlarına, dallarına ya da farklı ulaşım araçlarına da örnek olur. Gerçekten sistemi bütünleştirmek, entegre etmek ve bir bütün gibi süreci yönetebilmek, büyük bir kabiliyet olacak İstanbul adına. Hiçbir kurumun ya da bireyin elde ettiği hakkı yok etmek, yok saymak gibi bir davranışımız asla olamaz.”
Haber: Hüseyin KARABULUT