Fatih Sinan Yılmaz, Ulaşım Gazetesi ekibi ile Ataşehir'de bulunan ve işletmeciğini Halil Demir'in yaptığı ‘Balık Dünyası’ isimli restoranda buluştu. Ataşehir esnafı Halil Demir, Başkan adayı Yılmaz ve Ulaşım Gazetesi ekibini sıcak ve samimi bir ortamda ağırladı. Gerçekleşen buluşmada Fatih Sinan Yılmaz, 31 Mart 2019 tarihinde yapılacak yerel seçim öncesinde Ulaşım Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu.
“SİYASETİ DEDEM SEVDİRDİ”
* Siyasete ilk nasıl ve ne girdiniz?
Her şeyden önce ben bu ülkede doğdum. Bu ülkedeki insanların gençlere açtığı kapılardan girerek şu anki bulunduğum konuma geldim. Bütün bunların hepsinde benim bu ülkeye duyduğum vefa borcu var. İlk olarak 2007 yılında, AK Parti bünyesinde, memleketim olan Ardahan’dan milletvekili aday adayı olarak siyasete atıldım. Yine aynı yıl içinde Ardahan Ulusal Bal Ağası seçildim. İhaledeki birinci balı 120 bin lira vererek aldım ve siyasete girmiş m. Ondan önce de rahmetli dedemin bir Adnan Menderes tutkunu ğunu biliyordum. Dedemin anlatıları, iş dünyası içinde bulunuşum ve hayata siyasi yönden bakışımla beraber, Uluslararası Akreditasyon Merkezi’nin Genel Başkanı olmam sebebiyle süreçler ilerledi. Bir de iş çevremde “artık sizi siyasette görmek istiyoruz” diyen insan sayısı kça fazla. Dolayısıyla siyasi hayatımız da başlamış .
* Belediye başkan aday adayı olma sürecinizden bahseder misiniz?
Siyasete atıldıktan sonra Ataşehir’de AK Parti İlçe Başkanlığı’nın kurulmasına destek verdim. Akabinde, ikamet ettiğim ve iş yerlerimin bulunduğu Ataşehir’de AK Parti’den 2009 yılı için belediye başkan aday adayı m. O tarihte parti içinden başka bir arkadaşın adaylığına karar verildi. O sırada dönemin Demokrat Parti Genel Başkanı olan ve benim de dava arkadaşım İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun talimatıyla Demokrat Parti’den aday m. Soylu, bizatihi makam odasına çağırarak bana “Eğer aday olmazsan buradan çıkmam” . Böylelikle 2009 yılında Ataşehir’de DP’nin adayı m. Sonradan yine aynı iradeyle AK Parti’de siyaset yapmamı talep etti. Şimdi de yine dava arkadaşım İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun talimatıyla 31 Mart’ta gerçekleşecek olan yerel seçimlerde, AK Parti’mizden belediye başkanlığına adayım. Biz kadere inanan insanlarız. Allah nasip eder de aday olursam, Ataşehir’de Cumhuriyet Halk Partisi’ne sol sinyali yakıp, onları geride bırakmayı planlıyorum.
SORUNLARA HAKİM OLUNMALI
* Ataşehir başından beri CHP’nin kalesi konumundaydı. Sizi seçilebileceğinize inandıran etken nedir?
Her şeyden önce ben Ataşehir’de 40 yıldır yaşayan bir Ataşehirliyim. Ataşehir benim doğduğum yer değil ama doyduğum yerdir. Kendi aileme, çocuklarıma para kazanarak rızık götürdüğüm yer. Ataşehir’i sokak sokak, mahalle mahalle biliyorum. Eskiden 14 mahalle idi. Sonradan Mevlana, Aşık Veysel ve Yenişehir Mahallesi'nin de eklenmesiyle 17 mahalleye çıktı. Sorunuzun cevabı olan en önemli şey; Ataşehir’deki problemleri ve eksiklikleri görüyor oluşumuzdur. Amerika’nın Manhattan’ı gibi bir Ataşehir düşünüyorum. Orada görüyoruz ki bir finans merkezi, üniversiteler, hastaneler, bilim merkezleri, spor merkezleri, festival alanları var. Neden bunlar Ataşehir’de olmasın? Ataşehir maddi ve manevi zenginlikleriyle anılması gereken bir ilçeyken, neden yolsuzlukla anılsın? Yaşadığım ilçenin yolsuzlukla anılmaması için verdiğim mücadeleden dolayı bu adaylığı başlatmış bulunmaktayım.
* Ataşehir halkı ve esnafıyla ilişkileriniz nasıl?
Siyaset olsun diye hiçbir yapmadım ama ahlakım gereği iş yerime girerken esnafa, çevredeki insanlara selam vermeden geçmem. Zaman camii cemaatiyle de buluşuyoruz. Ya da farklı alanlarda, örneğin bir esnaf lokantasında eş dostla yemek yerken, oradakiler her şunu söylüyor: “Siz her bizden selamı esirgemediniz. Bize her yakın nuz. Sizin ve ekibinizin problemlerimizi çözeceğinize inanıyoruz”. Esnaftan ve Ataşehir halkından bu yönde sempatik tavır içerisinde destek görüyorum. Esnafın sorumluluklarının neler ğunu biliyorum. Benim bakış açıma göre, eğer ki küçük esnaf varsa ve ışıkları yanıyorsa o şehir güçlü bir şehirdir. Eğer ki esnaf kepenk kapatmış durumdaysa, çevrede kiralık veya satılık tabelaları görüyorsanız o şehirde ticaret doğru gitmiyor demektir. Ceza kesmek yerine esnafa mükafat vermeliyiz. İnsanlara ekmek kapısı olan, vergi ödeyen, ticari hareket getiren bir esnafa biz ceza mı kesmeliyiz? Yoksa onun daha iyi hizmet vermesi için mi çalışmalıyız? Elbette ki onun daha iyi hizmet vermesi için çalışmalıyız.
PARK SORUNUNA ÇÖZÜM
* Seçildiğiniz takdirde Ataşehir’de ulaşımla ilgili ne gibi projeleriniz olacak?
Ataşehir’de 7 ayrı bölgeye battı çıktı uygulaması yapacağım. Bu sayede trafiği rahatlatacak, nefes aldıracak alanları oluşturacağım. Projelerimizin hepsini birden şu aşamada açıklamak çok doğru olmaz. Ama bazılarını söyleyeyim; planlarımda, Ataşehir Belediyesi’nin yapacağı en az 3 tane sosyal tesis var. Bunun yanında Ataşehir’in farklı alanlarına ücretsiz ring seferler düzenleyeceğiz. Saatleri belli olacak, mesai saatlerinde ve mesai saatleri dışında kalan ara larda planlıyoruz. Bunu yaparken, hangi saatte olması gerekir, nasıl yaparsak doğru olur diye bir heyetle beraber insanları dinleyeceğiz. Bunun yanı sıra İSPARK’la gereken anlaşmaları yapacağız. Ana arterlerde Büyükşehir, ara sokaklarda ise İlçe Belediyeleri sorumluluk sahibidir. Dolayısıyla Büyükşehirle kavga etmeden ve tezat oluşturmadan projeler yürüteceğiz. Eğer uyum içinde çalışmalar yürütülürse, bir takım alanlar İSPARK’a kaydırılabilir. Ataşehirli’nin hiçbir şekilde park probleminin olmayacağını net olarak söylemek istiyorum. Ve buradan söz veriyorum; hiçbir Ataşehirli’nin trafik kaidelerine uymak kaydıyla aracı çekilmeyecek. Gün içinde, ticaret üretmek amacıyla dışarıdan gelen insanlarla birlikte yaklaşık 700 bin civarında nüfus oluşuyor. Onun haricinde buradaki gerçek nüfus 500 bin civarındadır. Bunları düşündüğümüzde Ataşehirli aracına kendi sokağında, kendi mahallesinde, kendi yemek yiyeceği restoranın önünde para ödüyorsa, bu belediyenin ayıbıdır. Bunu ortadan kaldıracağız ve her yerde Ataşehirli özgür ve güvenli bir şekilde arabasını park edecek. Bununla ilgili kamera sistemleri de kuracağız.
* Diğer projelerinizden de kısaca bahseder misiniz?
Ataşehir’de meslek edindirme kursları ğimiz Atamem’ler üzerinden hizmeti yaygınlaştıracağız. Gençler bilecek ki, en fazla 1 ay sonra aldıkları eğitimin birinci safhasında çırak, ikinci safhasında yani 3 ay eğitim aldıklarında kalfa olacak. Devamında 6 aylık bir eğitimden sonra ustalık sertifikası alacaklar. Bir adım ilerisinde ise meslekte bir yılı geçenlere usta öğretici sertifikası vereceğiz.
İMAR SORUNU ÇÖZÜLECEK
Bir diğer önemli konu imar problemi. Bunu çözmek için mimar ve mühendis arkadaşlarımla büyük bir proje hazırlığı içerisindeyiz. Ataşehir’in bazı bölgeleri imardan faydalandığı halde bazı bölgeleri hala faydalanmamış vaziyette. Bu nedenle insanlarda bir küskünlük, bir isyan var. Ama Ataşehirli bilmeli ki Fatih Sinan Yılmaz geldiğinde Ataşehir’de imar sorunu son bulacak. Fikirtepe’de bugün nasıl bir uygulama varsa, aynı çalışmanın Ataşehir’de de uygulanmasını sağlayacağız. Bununla ilgili ciddi hazırlıklarımız var. Sahayı çok iyi biliyoruz. Dikey yapılan binalara burada asla müsaade etmeyeceğiz. Yatay ve estetiği olan binaların yapılmasının, Ataşehir’in modernizasyonuna gerekli ğunu düşünüyoruz. İnsanların yeşil alanlarını ve spor alanlarını en az 5 katına çıkaracağım. Ataşehir’de bizim yapacağımız en önemli işlerden biri de burada insanların kaynaşmasına yönelik festivaller düzenlemek olacak. Hayvan severlerin festival alanlarında hayvanlarını gezdirebilecekleri ortamlar yaratacağız. Evcil hayvan güzellik yarışması düzenleyerek birincileri, ikincileri seçeceğiz. Hayvanlarla ilgili bir diğer projemiz de hayvan otelleri olacak. Ailenizle tatile gitmek istiyorsunuz, ama evcil hayvanınızı bırakacak bir alan yok. Ama bundan sonra belediye olarak biz evcil hayvanınızı emanet alacağız, siz tatilden dönene kadar misafir edeceğiz. Bundan sonra gençlere ve çocuklara yönelik çalışmalar içerisinde bulunmak istiyorum. Ataşehir’e iyi bir hizmet sunmak istiyorum.
* Fatih Sinan Yılmaz kimdir?
Asker bir babanın çocuğu olan Fatih Sinan Yılmaz, 1965 yılında Çorlu'da doğdu. Aslen Ardahanlı olan Yılmaz'ın 6 kardeşi var. Ahıska Türklerinden olan Yılmaz, Erzurum’da başladığı ilkokul eğitimini Ankara'da bitirdi. Ortaokulu ve Liseyi de Ankara’da okuyan Yılmaz, Marmara Üniversitesi İşletme Fakültesini bitirdi. Yılmaz, aynı yıl Marmara Üniversitesi'nde Uluslararası Kalite Yönetimi Bölümü'nde yüksek lisans yaptı. Eğitim amaçlı ABD’ye giden Yılmaz, Amerikan Dil Okulu’nu birincilikle bitirdi. İngiltere ve Hollanda’da bulundu. İngiltere’de denizcilerin gördüğü en ağır eğitimlerden biri olan Flag Officer Sea Training eğitimini başarıyla ladı. Daha sonra Türkiye’ye dönen Yılmaz, ISO 9001 belgeleri, gıda güvenlik belgeleri, iş sağlığı güvenlik belgeleri, CE markalama ve belgeleriyle ilgili çalışmalar yürüttü. Yılmaz, ileri derecede İngilizce, İtalyanca, İspanyolca, Arapça ve Rusça biliyor. 40 yıldır Ataşehir'de ikamet eden Fatih Sinan Yılmaz, evli ve 4 kız babasıdır.
Simgenur GÖK - Ulaşım Gazetesi