Lojistik
Giriş Tarihi : 02-01-2021 17:56   Güncelleme : 02-01-2021 17:56

Umutlar tavan yaptı

Türk lojistik sektör temsilcileri, yeni yıla umutla girdi. Türkiye’nin tedarikte öne çıkması, sektörde yeni fırsatlar yaratacak. TTT Global Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, “Destek sağlanırsa Türkiye dünyanın en önemli lojistik üslerden biri olur” dedi.

Umutlar tavan yaptı

Korona virüs salgını ile birlikte Türkiye’nin tedarikte öne çıkması, sektörde yeni fırsatlar yaratacak. Gerekli destek sağlandığı takdirde Türkiye dünyadaki en önemli lojistik üslerden birisi konumuna gelebilecek. Yeni yılla birlikte firma temsilcilerinin de umutları yükseldi.

PAZAR BÜYÜYOR

TTT Global Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, “Korona Virüs salgını tüm dünyayı olduğu gibi Türk lojistik sektörünü de hareketlendirdi. Avrupa’nın hemen yanında önemli bir üretim üssü konumunda olan Türkiye, gıda ve hijyen başta olmak üzere artan taleple birlikte yeniden lojistik performansını arttırmaya başladı. İç ve dış talebin gelişmesi, toplam perakende içinde e-ticaretin, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de son bir yıl içinde büyük atak yaparak 2 kattan fazla büyümesi ve yüzde 15’lere ulaşması lojistik sektörünü hem FTL hem de kargo anlamında oldukça hareketlendirdi. Binlerce şubesi olan perakende zincirleri sanal mağazalara ve evlere servise odaklandı. Evler ofis-eve dönüştükçe tüketim de tetiklendi. Türkiye’de e-ticaret kanalları geçen yıla oranla yüzde 150, sanal market alışverişi yüzde 250’lerin üzerinde büyüdü. 5 yılda beklenen e-ticaret pazarındaki büyüme sadece 11 ayda gerçekleşti” dedi.

AVRUPA AVANTAJI

Dr. Arslan, konuya ilişkin yaptığı açıklamasına şöyle devam etti: “Yüksek hacimli kitlesel üretim yapıp, ürünleri en kısa yoldan, en ucuz lojistik maliyetlerle Avrupa’ya ulaştırmanın yolu Türkiye’den geçiyor. Çin’den bir konteynerin Avrupa’ya ulaşması en erken 4 haftayken, Türkiye’den İngiltere’ye 1 haftada ulaştırabilmek mümkün. İşte tam bu noktada Türk lojistik sektörünün kârlılığını artırması da önem kazanıyor. Kamyon maliyetleri yüksek, yaklaşık 1 milyon TL’ye alınan bir kamyonun yatırım geri dönüş süresi 10 yılı geçebiliyor. Bunun mutlaka 5-6 yıl seviyesine inebilmesi gerekiyor. Yollardaki 850 bin kamyon ise yaşlanıyor. Türkiye’de kamyonların yaş ortalaması 17 civarında. AB başta olmak üzere çevresel hassasiyetler ve baskılar gittikçe artıyor. Türkiye’deki filonun yenilenmesi hızlanacak. Dönüşümü cazip hale getirebilmek için devletin vergi vb. düzenlemeleri ve bazı teşvikleri düşünmesi gerekecek. Nakliyede kârlılığın sürdürülebilir olmaması, son 10 yıldır lojistik firmalarını hızla özmaldan kaçırdı. Bazı lojistik firmaları, arkalarına alacakları teknolojik desteklere güvenerek yeniden özmal yatırıma hız verebilir.”