Lojistik
Giriş Tarihi : 13-11-2014 17:10   Güncelleme : 13-11-2014 17:10

Krizde çalıştığı şirketi aldı, 8 katına geri sattı

1996’da Almanya’dan Türkiye’ye kesin dönüş yaptığında lojistikçi Alman Birkart’ın İzmir şubesine müdür olan Erhan Ataman, ardından Birkart’tan ayrılıp aynı sektörde faaliyet göstermek üzere Kıta adıyla kendi lojistik şirketini kurdu.

Krizde çalıştığı şirketi aldı, 8 katına geri sattı

1996’da Almanya’dan Türkiye’ye kesin dönüş yaptığında lojistikçi Alman Birkart’ın İzmir şubesine müdür olan Erhan Ataman, ardından Birkart’tan ayrılıp aynı sektörde faaliyet göstermek üzere Kıta adıyla kendi lojistik şirketini kurdu. 2001 krizinde, eski şirketi Birkart’ın Türkiye ofisini satın aldı. 6 yıl sonra Birkart pişman olup ’Türkiye ofisimi geri ver’ deyince, aldığının 8 katına sattı.

ERCAN Ataman, 1996 yılında Türkiye’de Kıta Ulaştırma Hizmetleri adıyla bir lojistik şirketi kurarak Almanya’da yaşadığı dönemde çalıştığı Birkart Lojistik’te edindiği deneyimi Türkiye’ye taşıdı. Kendi şirketini kurduktan 5 yıl sonra, yani yabancıların Türkiye’den çıkmanın yollarını aradığı 2001 krizinde de, eski şirketi Birkart’ın Türkiye ofisini satın aldı. Aradan yıllar geçtikten sonra yurtdışındaki Birkart’ları satın alan şimdiki adıyla Logwin’in sahibi Thel firması, Kıta’nın kapısını çalarak "Birkart Türkiye’yi geri satın almak istiyorum" . Teklifi kabul eden Ataman, 2001’de yüzde 75’ini 750 bin Euro’ya aldığı şirketin yüzde 50’sini 2010 yılı sonunda elinde olacak şekilde yaklaşık 4 milyon Euro’ya sattı. Bununla da kalmadı, azınlık hisselerini elde tutarak, Alman BMW’nin de içinde bulunduğu grubun şirketine ortak .

Babadan ne varsa yatırdım

Almanya’da okulu bitirir bitirmez bugün satın aldığı şirketin şube müdürü olarak Türkiye’ye geldiğini ifade eden Ercan Ataman, bundan şirket kurmasına kadar giden süreci şöyle anlatıyor: "1995 yılında Birkart’tan ayrılıp yine aynı sektörde faaliyet göstermek üzere kendi şirketim Kıta’yı kurdum. Aslında babam hep tekstilci olmamı istiyordu. 2001 yılında da eski çalıştığım şirket olan yüzde 100 Alman sermayeli Birkart’ın Türkiye ofisini satın aldım. 2001’de Türkiye’de yabancıların geri çekilme döneminde ülkenin geleceğine güvenerek, dededen babadan ne varsa yatırım yaptım. Yabancı sermayenin Türk firmaları yutarcasına satın aldıkları bir ülkede bizim durumumuz enteresan. Şirketi bünyemize kattıktan sonra cirosunu 5 milyon Euro’dan 25 milyon Euro’ya çıkardık. Hava kargo ve deniz kargo da yapmaya başladık."

Alan memnun satan memnun

Ataman, yurtdışındaki yeni ortağının kapısını çalma sürecini ve sonuçlarını da şöyle anlattı: "Biz ofisini aldıktan sonra Birkart tarafında da birleşmeler ve büyümeler . İsmi de Logwin olarak değişti. Halka açık bir şirket kları için Türkiye’deki eski şirketlerini tekrar bünyelerine katmak istediler. Biz de "bu mümkün tabii, Ancak bu günün değerleriyle" k. Onların karşılarına çıktık. Bir krizde başlayan bir fırsat, başka bir krizin arifesinde yeni bir fırsata dönüştü. Alan memnun, satan memnun kaldı."

Ortadoğu’da yatırım bakıyor

SATIŞ sonrası eline geçen yabancı kaynağını değerlendirerek lojistik yapısını güçlendirdiğini ifade eden Ercan Ataman, şöyle konuştu: "Şu anda Türkiye için de düşüncelerimiz var. Sektörde bizden daha küçük şirketleri bünyemize katıyoruz. Ayrıca Orta Asya ve Orta Doğu’ya önem veriyoruz. Katar gibi bölgelerde ortaklık yapılarına bakıyoruz. Önemli olan Kıta’nın elde ettiği yabancı kaynağı yatırıma dönüştürmek. Kazancımızı yata, kata yatırmadık, katma değer yarattık. Satıştan elde ettiğimiz 4 milyon Euro’yu da Kıta’ya yatıracağız."

Asker arkadaşını ortak aldı

BİRKART’ı satın aldığı dönemde yönetimde ağırlıklı yabancıların ve Alman bir genel müdür ğunu dile getiren Ercan Ataman şunları söyledi: "Biz şirkete Türk yöneticileri getirdik. Çünkü kimse kendi ülkesini diğerlerinden daha az tanıyamaz. Bu arada askerlik arkadaşım olan Emre Eldener de ABD’den dönmüştü. İstanbul’da bana güvenilir bir arkadaş lazım diye sorunca önce bazı arkadaşlarını önerdi. Sonra ’ama ben seni düşünüyordum’ deyince birlikte çalışmayı kabul etti. O gün bugün hep birlikteyiz."

Hürriyet