Nuh’un torunları da hayat kurtaracak

Şırnak ve Silopi ile çevre il ve ilçelerinde akarsu ve nehirlerde boğularak kaybolan kişilerin cesetlerine ulaşmak, boğulma tehlikesi yaşayanları kurtarmak amacıyla gönüllü 10 kişi Şırnak’tan Fethiye’nin Ölüdeniz Beldesi’ne giderek, balık adam ve su altı kurtarma eğitimi aldı.

Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı Sosyal Destek Programı Balık adam ve Su Altı Kurtarma Eğitimi projesi çerçevesinde Silopi’den giden 10 gönüllü Ölüdeniz’de balık adam ve su altı kurtarma eğitimi aldı. Şırnak Valiliği koordinasyonunda Silopi Kaymakamlığı tarafından yürütülen proje kapsamında eğitim gören olan gençlere, Uçan Balık Dalış Merkezi, Ölüdeniz Dalış Merkezi ve Ölüdeniz Macera Kampındaki eğitmenler tarafından eğitimler verildi.

Proje kapsamında eğitimlerini layan gönüllüler, bölgedeki akarsu ve nehirlerde yaşanacak afetlerde kurtarma çalışmalarına katılacak. Şırnak ve Silopi çevresinde meydana gelen boğulma vakalarında Kuzey Irak’tan dalgıç getirmek zorunda kaldıklarını söyleyen gönüllüler, “Artık biz bir ekip olarak görev yapacağız. Kuzey Irak’tan ve Diyarbakır’dan dalgıç getirmek durumunda kalmayacağız. Hepimiz gönüllüyüz. Bölgemizde hayat kurtaracağız” ler.

Eğitmen Kerem Bayrı, “Balık Adam ve Su Altı Kurtarma Eğitimini planlı ve programlı şekilde Kelebekler, Kabak ve Gemile Koyları’nda verdik. Arkadaşlarımıza başlangıç ve temel eğitimlerini vererek başladık. Proje dahilindeki amaca ulaşana kadar eğitimleri sürdüreceğiz. Arkadaşlarımızın amacı bölgelerindeki her türlü kayıp ve arama kurtarma gereken durumlara müdahale edebilecek yeterli dalış eğitimlerini almaktır. Bu gönüllü gençler eğitimlerini ladıktan sonra bölgede bir ilk olan arama ve kurtarma derneği AVK73 bünyesinde faaliyetlerine devam edecekler”

Balık adam ve Su Altı Kurtarma Projesi Koordinatörü Halil Coşkun ise şöyle konuştu: “Bizim projemiz SODES kapsamında Şırnak Valiliği koordinasyonunda ve Silopi Kaymakamlığı tarafından yürütülen bir projedir. Bu proje ile bölgedeki 10 gencimizi Balık Adam ve Sualtı Kurtarma Projesi için buraya getirdik. Bunlar eğitmenimiz tarafından burada eğitildikten sonra bölgeye döndüklerinde tekrar bu ekip bozulmadan dernek bünyesinde çalışmalarına devam edecek. Bölgede arama kurtarma yapacaklar. Su altı ve su üstü aramaları yapacaklar. Bizim ve gençlerimizin yetkililerden tek isteği bu projelerin devamının sağlanmasıdır. Biz bu eğitime 11 kişi katıldık. 10 aylık bir projedir. Projemiz Ocak ayında başladı Ekim ayında sona erecek.”

Eğitime katılan kursiyerlerden Selahattin Sarboğa,“Hepimiz gönüllü olarak katıldık. Bölgemizde bu eksiklik maalesef var. Özellikle tatlı su ve nehirlerimiz ğundan dolayı boğulma olaylarına sık rastlıyoruz. Bizim buralarda su altı arama yapabilecek bir insanımız yok. Kayıplarımız için balık adamı Irak’tan çağırıyoruz. Gelip bizim kayıplarımızı arıyorlar. Bizde bunu bir eksiklik olarak görüp bu projeye katıldık” .

“Projede arama kurtarma ve su altı dalışları ile ilgili bilgiler alıyoruz. Bu bizim için çok değişik bir deneyim ” diyen Mehmet Şerif Ülger ise şunları söyledi: “Bölgemizde hem su altı hem de başka arama kurtarma faaliyetlerine katılacağız. Biz bu projeye gönüllü olarak geldik.”

Eğitime katılan başka bir kursiyer ise“Burada ilk kez denizi gördüm. Bizim bölgede tatlı suda boğulma olayları çok oluyor. Kurtarma çalışması için ya Irak’tan ya da Diyarbakır’dan dalgıç getiriliyor. Bu da çok geç oluyor. Ancak cesetler çıkarılabiliyor. Onun için bizlerde bir hayat kurtarmak istiyoruz” derken, Kadir Uçar ise, “Bölgemizde boğulma olayları meydana geliyor. Kendi akrabamız su altında kayb ve boğuldu. Bize en yakın ekip Diyarbakır’da var. Diyarbakır’dan Silopi’ye 3-4 saatte geliniyor. Bunun için Irak’tan balık adamlar geldi. Biz kendi açığımızı kendimiz gidermek için bu projeye katıldık. Bu eğitimi bunun için alıyoruz” .

Projeye katılan Veysi Kayar ise, “İlk kez dalacaktık. Başarabilir miyiz? Başaramaz mıyız? diye düşünüyorduk. Bir telaş içindeydik. Biz buraya gönüllü olarak geldik ama istediğimiz amaca ulaşıp ulaşmama konusunda korkularımız vardı. Hocamız bu heyecanımızı çok iyi bastırdı. Sanki yıllardır dalıyormuş gibiyiz. Eskiden de denizle iç içeyiz gibi hissediyoruz” . 

Halil Çoşkun / Silopi