Yazı uzun dostlar. İsteyen "DELETE" etsin, isteyen pas geçip vakti olunca baksın. Fark edildi mi bilmem, geçtiğimiz genel kurulda köşemde oturmuş, topa girmeden konuşmaları izliyordum. A baktım Başkan bana laf atıyor veya tabiri caiz ise arı kovanına çomak sokuyor.
Neymiş?
- Cem sayfasına "cenin resmi" koymuş. Elbet belgesi iptal edilirmiş.
Neymiş;
- Sıkışınca Türsab'a gidiyormuşum. Almışım *Prof. Orhan Kural'ı onunla da gitmişim *Gezginler Kulübü Başkanı
Neymiş?
- Ben de TÜRSAB Gezilerine katılmışım. Olur, bana uyar. İşte cevapları.
Konuya yabancı olanlar için anlatayım: Kürtajın en yasaklanmak istendiği dönemdi, ben de 16 senelik basın kartı sahibi bir turizm yazarı olarak (6 senesi Cumhuriyet gazetesi yazarı) şahsi bloğumda (www.cempolatoglu.com); kürtajı yasaklarsanız bu iş ya merdiven altına veya yurtdışına kayar m. Örnek olarak da yasaklanan "kumar" nedeniyle yurtdışına yapılan turları verdim. Şahsi bloğumda bulunan yazıma da, 2 gün evvel konuyla ilgili bütün gazetelerde çıkmış bir cenin resmi koydum. Porno resim değil!..
Peki, ben bu yazıyı nerede yazmışım? Kendi şahsi bloğumda. Yazıda da şirketlerim "baracudatour" veya "tur andiamo" adı, reklamı var mı? Yok!. Şirketlerim böyle bir tur yapmış mı? Hayır!. (Fiziken imkânsız ama yapsa da yasak yok) Sen bunu sorup araştırmış, getir evraklarını, ver savunmanı demiş misin? Hayır!. O halde sen beni en fazla "bir vatandaş olarak Basın Savcısına şikâyet edersin". Savcı ifademi ve savunmamı alır. Daha sonra savcı bana mahkeme mi açar, Basın Kartını mı elimden alır, hapise mi atar? Onlar bilir. Sen bizim ekmeğimizi alan kaçak acentelerle uğraş. Benim gelirimi nasıl arttırabilirsin ona çalış. Muhalefetin belgelerini nasıl iptal ederim diye fırsat kovalama.
N’aptı başkan? Yazımın kendisine ulaşmasından 3 saat, evet 3 saat içerisinde belge iptal yazısını bakanlığa yolladı. İşte yukarıda Akşam gazetesinde ki kendi beyanı. Sorgu yok, sual yok, savunma istenmedi. Şirket böyle bir tur yapmış mı? Getir belgelerini, faturalarını… Hiç bişi yok. 3 saat. Yani çocuk tacizcilerinin, katillerinin bile sorgulandığı, savunma yaptığı bu memlekette benim bir belgemi başkan savunmamı dahi almadan 3 saatte iptal etti. (neden öbürünü (de) iptal etmedi anlamadım) Buna yönetimden bir Günnur Özalp itiraz etti bir de Çetin Gürcün.
BEN NE ÇEKTİM ULUSOY’DAN!
Peki, bu başkanın bana karşı yaptığı ilk vukuatı mı? Değil tabi. 1999’da Ankara’da yapılan genel kurulda başkana muhalif m diye beni “satanist” ilan etmişti. Bu lafa inanan bazı meslektaşlar da vaaay pis satanist diye kürsüde beni linç etmeye kalkışmışlardı. Konu basına yansımış, ardından malum bir gazete konuyla ilgili olarak benim açık adres ve telefonlarımı vermişti. Gelen tehditler yüzünden 3, 4 ay işimden uzaklaşmıştım. Kısaca insan hayatı ile oynanmıştı.
Bu son vukuat mıydı? Hayır. 2 sene önce meşhur Kül Bulutu nedeni ile Hannover Fuarına kayıt yapan müşterilerimi Münih ve Viyana gibi başka şehirler üzerinden fuara ulaştırmıştık. Bana kaydolan tüm müşteriler ve şirketler tura katılırken, müşterilerimizden ENKA Holding Kül Bulutu nedeni ile birçok müşterisinin fuara gelemeyeceğini düşünüp sadece bir müdürünü fuara yolladı. Sonra da bize dönüp, ver paramı geri . Biz de uçağı iade edebileceğimizi ancak son saniye iptal edilen otelin no-show kestiğini belirttik. Mahkeme açtılar. Yazışmalar, hesap dökümleri, No-Show yazıları v.s. Tüm evraklarımız . Mahkeme Türsab'dan bilirkişi istedi. Türsab'dan gönderilen kişi Aziz Ciga. Aziz Ciga'nın mahkemeye verdiği beyanın meali şöyle; Acente kötü niyetlidir. Tüm ücretin iadesine... Buyrun...! Aziz Cıga ile konuştum. Dosyayı okumamış bile. Çünkü Aziz Ciga savunmamızda bizim bilet paralarını iade etmek istediğimizi dahi bilmiyor. Mahkeme kararı; Birliğinizin de mutabakatı ile paranın tümünün mahkeme masrafları ve faizi ile iadesine... Fatura 100.000 küsur lira.
Bitti mi vukuatlar? Elbette hayır!. Ulusoy'un benim için; "SEKS TURU İLANI DA VERMİŞTİ", diye gazetelere beyanı var. İşte Akşam Gazetesi kupürü yukarıda (03.08.2012). İnsaf Başkan. Ama insaf. Elimizi vicdanımıza koyalım. Hani neredeymiş bu seks ilanı? Mahkemeye versem yanarsın. Google'da Satanist yaz 2.sayfada ben çıkıyorum. Seks turu ilanı yaz. Bu beyanatın çıkıyor. Bir de üstüne üstlük beni "Kürtaj Turcusu" yaptın. Hepimizin çoluğu çocuğu var. Okuyorlar bunları.
Muhalif olanlardan bir tek benim başıma mı geldi bunlar? Hayır. İşte Genel Kurulda Cübbesiz Ahmet hoca diye isim taktığı Emin Çakmak başına gelenleri anlattı. Gazeteci Ağabeyim Özkan Altıntaş’a yapılanlar hepimizin malumu. Kendisine bir sürü lakap takılan Ahmet Koşar'a dün de duydunuz emlakçılık da yapıyor diye, Papaz diye isim taktığı eski Türsab Başkan adayı İskender Çayla’yı eski ortağı ile aynı kapı numarasında diye, Son genel kurulda yönetim kurulu üyesi tarafından ağır hakaret edilen eski başkan adayı Sibel Eronç'un belgesini faks almadı diye ya umulmaz zorluklar çıkardı ya belgelerini iptal etti. Var mı başka mağdur?...
SIKIŞINCA TÜRSAB'A GELİYOR
Pardon? Nereye gidecektik? Bakkallar federasyonuna mı? Ben 3 defa Türsab'a gittim. 1) Gezginler kulübü adına ve üyelerimiz yararına 2) Danışmanı bana mail yolu ile yekten küfür edince. Özür bile diletmedi. Bu nedenle mahkemeliğiz. 3) Şubat 2011. Mısır'da Tahrir olayları. Tüm otel, uçak vs paralarını çoktan ödemişiz. Ancak Başkanın haklı talebi ile 2 uçağımızı iptal ettik. Bu durumda evimi acil satarak bir hafta içinde tüm müşteri ve acentelere eksiksiz paralarını iade ettik. (Ör. Mavi Balina, Performans turizm, ETC) Başkana ise, Mısır'da ki otel ve acentelerde kalan bir dünya paramı nasıl kurtarabilirim? Cevabı için gittim. 30 acenteyi topladı, Mısır'a gittik. Toplantıya girdik. Karşımda Mısır'ın Acenteler Birliği Başkanı. Elimde dosyalar.
Ulusoy;
- Aman Cem. Sakın burada bişi söyleme.
- E niye kalktık geldik ki Başkanım?
- Ben sonra halledeceğim.
- ???
Kahire'yi gezdik, dolaştık, yedik, içtik, eğlendik geri geldik. 3 sene geçti. N'aptı Başkan bu konuda? "Hiç" Ne kurtardıysam ben kurtardım. Hala alacaklarım duruyor.
Prof. ORHAN KURAL'I ARAYA SOKTU
Prof. Orhan Kural, benim de yönetim kurulunda çalışmalar yaptığım Gezginler Kulübü Dernek Başkanımız. Projemiz şu; Yurtdışında rastlamışınızdır, tüm dünyada şehrin enteresan bir yerini gezersen sana bir "gezdin-gördün sertifikası" verirler. Örneğin Yeni Zellanda Dunedin Merdivenleri, Eyfel Kulesi, Empire State Binası v.s. Biz de Boğaz Köprüsünden geçen 2 küsur milyon turisti köprüde yürütelim, bu sertifikayı verelim k. Kişi başı 2 euro kazansak 5 milyon euro Derneğe ve Türsab'a gelir olur ki "belki de aidatlardan kurtuluruz" diye düşündüm. Bu konuda o ki İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı ile de görüşüp onaylarını aldık. 4 imzalı bir sertifika örneği de hazırladık. Vali, Belediye Başkanı, Türsab ve Gezginler derneği.
Peki n'? Proje benim tarafımdan geldiği için başkan tarafından redd. Aynen, hepimizin malumu diğer önerilerimiz gibi.
TÜRSAB GEZİLERİNE KATILIYOR
Gerçekten buna ihtiyacım yok. Çünkü başta Kokartlı Rehberliğimden (yurtdışı) ve acentacı kimliğimden dolayı Türkiye'nin değil dünyanın en çok ülke gören gezginlerinden biriyim. Aşağıda ki ödül 2012'ye kadar pasaportumda kayıtlı 134 ülke dolaştığım için verildi. Bulamadığım pasaportlar ve damga vurulmayan Pasifik Okyanusunda ki 20-30 ülkeyi de katarsak 200'e yakın ülke gezdim.
Türsab'la en yakın hatırladığım gezi; 2011'de bakanlığın organize edip beni çağırdığı, Bakan da katıldığı için bulunduğum bir KAZAN CUMHURiYETi gezisi var. Ondan önce de batan paramı kurtarmak amacı ile yapılan Mısır gezisi. Bunlardan önce 1, 2 tane daha katıldığım gezi olabilir mi? İnanın hatırlamıyorum. Olabilir. Ancak kültürel egzotik turlar yaptığım, yapabileceğim bir ülke olursa elbet katılmak isterdim. Çünkü oralarda Türsab veya Bakanlık referansı ile iş yapmak, onların da referanslı acentaları ile buluşabilmek çok önemli. Nitekim Türsab Senegal'e gitti, ben çağırılmadım. Ne yazık ki Senegal ile birkaç çalışmam da karşı acentalar ile olumsuzluklar yaşadım. Türsab ile gitmiş olsaydım doğru ve referanslı acentalarla tanışıp daha düzgün işler yapabilirdim.
İşte bunlar cevaplarım. Başkanla genel kurulda karşılaştığımızda sordum; "Neden durup dururken arı kovanına çomak soktun?" E sen de aleyhime yazı yazıyorsun... Söyleyeyim o ; Emin Çakmak veya kardeşim veya bir başka meslektaşım da Başkan olsa doğru yapılanı takdir eder yanlışı eleştiririm. Huy bu. Bu nedenle biline ki, 2 adet daha seyahat acentası yedeğimde var. Yeğenlerim sağolsun!..
Sevgilerimle
Cem Polatoğlu
E-Mail: baracudacem@gmail.com
www.andiamo.com.tr
Tel : (0212) 212 30 30
Ulusoy Arı Kovanına Çomak Soktu!
Yazı uzun dostlar.