Gümrükte Gündem 2017 paneli EY ofisinin bulunduğu Orjin Maslak Plaza’da yapıldı. Panele farklı sektörlerden yaklaşık 200 üst düzey yönetici katıldı. Panelde; gümrük denetiminde öne çıkan konular ve yeni gümrük tasarısındaki yeniliklerin yanı sıra yetkilendirilmiş yükümlülük statüsü (YYS) sürecinde yaşanan sorunlar, yenilikler ve son gelişmeler ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunuldu. Etkinlikte ayrıca Türkiye ekonomisindeki son gelişmelerin yanı sıra, farklı sektör ve firmaların ihtiyaçları göz önüne alınarak yenilenen gümrük mevzuatı ile ilgili en son gelişmeler değerlendirildi.
TİCARET KOLAYLAŞACAK
EY Küresel Yetkili Yönetici Sercan Bahadır, gümrük mevzuatlarında istenilen düzeye ulaşmak için Türkiye’nin dış ticaret hacmini arttırması gerektiğini, bu doğrultuda Türkiye’nin kapalı bir ekonomi olma şansı olmadığını dile getirdi. Bahadır, “Yeni AB Gümrük Kodu’ndaki temel yaklaşımın uluslararası ticaretin kolaylaştırılması ğunu görüyoruz. Özellikle, 2020’ye kadar kademeli olarak kâğıtsız bir gümrük ortamına geçiş, YYS, şirketlerin gümrük işlemlerinde merkezi gümrükleme ve öz değerlendirme imkânının sağlanması gibi yeni uygulamalar öne çıkıyor. Yeni Gümrük Kanunu’nun bu yeniliklere paralel uygulamalar öngöreceğini tahmin ediyor ve bu bağlamda heyecanla yeni Kanun’u bekliyoruz” şeklinde konuştu.
AB İLE ENTEGRASYON
Avrupa Birliği (AB) ile entegre olmanın önemine vurgu yapan Sercan Bahadır şunları söyledi: “Son 10 yılda gümrük mevzuatlarında kolaylaştırıcı bir takım yenilikler geliştirildi. Bütün bu gelişmeler olsa da gümrük işlemlerinde elektronik uygulamaların yeterli olmadığını görüyoruz. Elektronik uygulamalar kâr marjı giderek düşen sektörde şirketlere maliyet tasarrufu, operasyonel tasarruf sağlayacaktır. Öte yandan YYS şirket deneyimlerinden de gördüğümüz gibi faydalı bir uygulama. YYS, mükelleflerin ve idarenin birbirine güveni, işlemlerin hızlandırılması, uluslararası ticarette yetkinliğin artırılması ve müesseselerin kendi içlerinde verimliliği yükseltmesi bakımından çok önemli. Ancak YYS şirketleri bu uygulamanın tam anlamı ile uygulanmasını talep ediliyor.”
