OKULDA MÜDÜR SUÇLUYSA, YOLDA KİM, TAZMİNAT KİMDEN?
- Ne okulu, ne müdürü, ne yolu? Ne tazminatı? Durum karışık gibi görünüyor yine…
- Ne olacak, haberin yok mu? Okul müdürü, öğrenci ölümünden suçlu bulundu.
- Nasıl ölümmüş?
- Okulda otomatik bir kapı varmış, 17 yaşındaki bir öğrencinin kafasını sıkıştırmış, öldürmüş.
- Çocuk da az değilmiş, 17 yaşında… Dikkat etseymiş ya…
- Tıpkı trafikteki gibi genellemeli konuşanlardansın, işin temeline, prensibine bakmaktan aciz kalanlardan olmak çok kolay mı geliyor ne?
- Kapı üstüne geliyorsa, tren gibidir bu… Tren kaçacak değil ya, sen kaçacaksın… Var mı ötesi?
- Hem de nasıl ötesi… Kızıl ötesi değil, kuş gibi ötesi değil, tedbir yücesi var…
- Müdür, başında mı bekleyecekti?
- Hayır. Yönetici, her işin başında bakan, bekleyen değil, sistemle işi yöneten ve denetleyendir.
- Peki burada eksiği, kusuru neymiş, zavallı müdürün?
- Kendini, gerçekten zavallı etmesi. Yani o kapı yapılırken, tam sisteminin birlikte yapılmaması, ya da işletme kusuru yapması…
- Kapının da işletmeciliği mi vardı?
- Mesela; sistem tam idi de, sonradan arızalandıysa, onu görmemek, gidermemek. Veya kapıyı kullandırma biçimi gibi şeyler…
- Anlaşıldı, sen takmışsın… Ne etmişler, müdüre?
- 115 bin TL tazminat ödeyecekmiş… Hem bir suçu da, kapıda güvenlikçi bulundurmamasıymış…
- Allahaşkına bir söylesene, bunun otobüsçüyle ne ilgisi var?
- Kapıyı yola benzettim de…
- Vallahi pek de benziyor yani… Maşallah sana… Biri demirden, biri kapkara asfalttan… Bir hareketli, diğeri hep sabit… Biri ayakta, diğeri yatalak…
- Vallahi sen de tam üstüne bastın! Yollarımız gerçekten de yatalak, ama bakanı yok…
- Bakanı yoksa, sorumlusu da yok demektir ya, sen niye yatalak dedin? Ben yatay duruşunu dedim, sen de nem kaptın, hastaya benzetiverdin…
- Evet öyle… Bakılması yoksa da, hem bakanı var hem de sorumlu…
- Pek, başlıkta niye sormuşsun madem?
- Hesap soran yok da, sorumlular ondan ortaya çıkmıyor…
- Otobüsçü mü sormuyor?
- Evet!
- Niye,
- Çekiniyor, çekiniyor ve çekiniyor…
- Ne demek?
- 1. Kimi, devlete kafa tutmuş sayılmaktan, 2. Kimi kazanmayı şüpheli görüyor, 3. Kimi de mahkeme açacak masraflardan…
- Peki, kazanabilirler mi?
- İşte bu olay, paralel bir emsaldir. Ayrıca nice yol kusurundan, tazminat ödemeye devletin mahkûm edildiği davalar var, başka alanlardan da devletin ödediği tazminatlar paralel örneklerdir.
- Şu haberi merak ettim.
- Barış Manço’ ya rahmet, sana zahmet?
- Niye?
- Sana zahmet olacak amma, Barış Manço’da ; “HADİ OKU BAKİİİMMM!...” demişti ya…Al da oku!... Ama ben de son sözümü söyleyeyim.
- Neymiş?
- OKULDA MÜDÜR SUÇLUYSA; YOLDA DEVLET, TAZMİNAT DEVLETDEN!...
- Nasıl?
- ULAŞTIRMA BAKANLIĞI ve İÇİŞLERİ BAKANLIĞI şahıslarında…
- Ne alâka?
- ULAŞTIRMA; YAPIM, BAKIM VE ONARIM göreviyle (KARAYOLLARI ona bağlı), İÇİŞLERİ; DENETİM göreviyle (TRAFİK DENETİM POLİSLERİ, JANDARMASI ona bağlı)…
- Anlaşıldı…
Ahmet Türkoğlu
E-mail: ahmetturkoglu34@gmail.com