Değerli okuyucular ve sektör mensupları; Son bir kaç gündür Taksim Gezi Parkı’yla ilgili başlayan olaylar halende devam etmekte!.. Israrla sürdürmek isteyenler ise olay mahallindeler!.. Sonuç olarak haklı veya haksız, insanlar demokratik haklarını kullanıyorlar!..
Aklıma şöyle bir düşünce geliyor; doğrudur veya yanlıştır oda tartışılır. Bu ülkede 30 yıldır doğusunda, güneyinde ve batısında terör savaşı vardı!.. O bölgede yakılan, yıkılan yok edilen tabiat varlıklarımız için neden böyle bir tepki verilmedi?.. Müspet veya menfi tek ses olmadı? Ben hatırlamıyorum!.. Şimdi kıyametler kopuyor, her yer yakılıyor, yıkılıyor!..
Olayların patlak verdiği bugünlerde İstanbul turizm baharında!.. Tam ülke ekonomimizin kazanım döneminde demokrasi, demokratik hak diye İstanbul turizmi baltalanıyor!.. Dış basında ülke olarak manşetteyiz!.. Rezil olduk sonra da özgürlükmüş diyelim!.. Özgür düşünce ise bu benim düşüncem!..
Bu arada sayın TOFED Başkanımız Mehmet Erdoğan’ın tekrar başkanlığa seçilmesini sevinçle tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum. Şimdi yine gelelim olaylare ve Turizmdeki başka kara boyutlarına!.. İstanbul merkezli turizm taşıma firmalarımızdan olan Yeşilyurt Turizm’den telefonla görüştüğüm Murat Bey’e neredesiniz diye sorduğumda Karadeniz turunda olduklarını söyledi. Oradaki yerli ve yabancı turistlerimizin psikolojik durumlarının nasıl olduğunu sorduğumda ise maalesef yeşille mavinin buluştuğu, insanların koklaştığı tüm güzelliklere kara bulutların çöktüğü ifadelerini iletmesi, ülkemiz turizm adına da kötü bir haberdi!.. Peki, siz ne yaptınız diye sorduğumda “seyahatlerdeki duraksamalardan dolayı biz herhangi bir ücret talep etmeksizin karşılayabileceğimizi bildirdik” dedi.
Yine görüştüğüm farklı şoförlerden Sadık ve Berkan kaptan da “bizde ikramları, yemekleri karşılayabileceğimizi ilettik” söylediler. Fakat bölgede yabancı turistlerin dış basınla iletişim kurduklarını da söylediler.
Şimdi ülke ekonomisine büyük katkısını bariz şekilde bilinen, turizme atılan korkuların, karabulutların hesabını da birilerinden benim ve turizm firmalarının ve de tüm Türkiye halkının hakkı yok mu? Nasıl birileri yakıyorsa, yıkıyorsa, demokratik hakkıysa, (öyle deniyor) bizimde hakkımız ve de öyledir.
Şimdi turizm baharında… İnşallah bu tür olaylar tekrar vuku bulmaz!.. Bu vesileyle vatanın; yeşilinin-mavisinin güzellikleriyle tüm insanlığı kucaklıyor, ulaşım ve gazetemiz adına tüm kaptan şoförlere hizmetlerinden dolayı teşekkür eder, iyi sürüşler dilerim.
Hoşça kalın dostça kalın.
Turgay Saraçlı
E-mail: turgaysaracli@hotmail.com