Kurum/şirket içerisinde aidiyet duygusunu yerleştirmeden konularımızla ilgili fark yaratacak atılımlar ve gelişmeler sağlamak neredeyse imkansız gibidir. Kurumun/şirketin en önemli faktörü olan insanda aitlik, sahiplik hissiyatını oluşturursak, o zaman kendisini kazanır ve gerçek performansını göstermesine imkan sağlamış oluruz. Aksi takdirde, o insan sadece çalışma saatleri içerisinde kendisinden beklenen işini yapar, kurumun/şirketin gelişim göstereceği çalışmalara katkı sağlamaz.
Kurum/şirketteki her seviyedeki yöneticiler, birimler/bölümler nezdinde bir takım olarak çalışmalı ve her bir çalışana oraya ait olduğu hissi verilmelidir. Bunu yaptığımız takdirde olaylara farklı açılardan bakmayı sağlar dolayısıyla fark yaratırız. Yöneticiler olarak hedefimiz, çalışanların organizasyon ile ilgili amaçlarını, kişisel amaçlarından öne geçirmek olmalıdır.
Çalışanlarda aidiyet duygusu oluşturabilmenin en önemli yolu iletişim kanallarının kurulmasıdır. İletişim kanallarının sınırları kuruma/şirkete göre değişiklik gösterebilir. Aidiyet duygusunu aşağıda bahsedilen hususlarla yükseltmemiz mümkündür:
• “Ben” merkezli çalışma anlayışı yerine “Biz” merkezli çalışma anlayışı ile çalışanlara değer veren bir ortam oluşturmak,
• Çalışanların iyi ve kötü günlerinde yanında olmak,
• Huzurlu bir çalışma ortamı yaratmak,
• Kuruma/şirkete hayran duyulacak bir kültür oluşturmak,
• İletişimin önemli konularından olan “Empati” yapmak,
• Adaletli ödül/mükafat ve motivasyon sistemini kurmak,
• Başarıları bizzat üst yönetim tarafından kutlamak,
• Çalışanlarla birlikte sosyal ilişkilerin artırılmasına yönelik faaliyetler yapmak,
• Çalışanların istek ve ihtiyaçlarının neler olduğunu algılamak, imkanlar çerçevesinde isteklere cevap vermek ve bunun geri bildirimini sağlamak,
• Çalışan ile çalışmayanın mutlaka ayırt eden bir yönetim anlayışı oluşturmak,
• Kurumun/şirketin hedefleri ile yapılan faaliyetler hakkında çalışanlara geri bildirimde bulunmak.
Bahsedilen yaklaşımların ve uygulamaların yapılmaması durumunda aidiyet duygusunun oluşumu olumsuz yönde etkilenecektir. Bununla birlikte;
• Çalışanların performanslarının iyi değerlendirilmediği,
• Performans değerlendirilmesinde adaletli bir yöntem izlenmediği,
• Adam kayırma yönünde sürekli taşınan endişeler aidiyet duygusunu olumsuz yönde etkileyen hususların başında yer aldığı gözlemlenmiştir. Bu duygularla birlikte, çalışanlar mutsuz olmakta ve kuruma karşı önyargıların oluşmasına yol açmaktadır. Dolayısıyla çalışanda performans düşüklüğünün yanında kuruma/şirkete karşı bir küskünlük yaratacağı kaçınılmazdır.
İlhan Kılınç
Yönetici / Lojistik
E-Mail: kilincilhan@yahoo.com