Belediyeler tarafından yetki verilen şahıs ya da şirketlere ait her bir kentiçi toplu taşıma araçları ile özel deniz ulaşımı aracı için bin liraya kadar devlet desteği verilecek. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı'nın ortak yönetmeliği Resmi Gazete'de yayımlandı.
Kamuoyunda "Tasarruf Kanunu" olarak bilinen ve kimlerin kamu hizmetlerinden indirimli veya ücretsiz yaralanabileceğini düzenleyen 4736 sayılı yasa kapsamında sayılan kişileri, işletmeler, belediyeler aracılığıyla toplu taşıma hizmetinden ücretsiz yararlandırmaları kaydıyla araç başına bin liraya kadar devlet desteği verilecek.
Bu desteğin her ay araç başına ödeneceği belirtildi. Biraz yönetmenlikten bahsetmek istiyorum: Yönetmelik tam anlamıyla tüm olaylara vakıf bir şekilde hazırlanmış!.. Belirlenen ücretin nasıl ödeneceği, kime ödeneceği, kimin üzerinden ödeneceği, kaç günde ödeneceği ve kimin ödeme alacağı bir bir yazılı. Lakin özel halk otobüs işletmecilerini üzen bir tarafı var. O da rakamın arzu edildiği şekilde olmamasıdır!.. Açıklanan bu rakamın biraz yükseltilmesi veya kontur başına endekslenmesinin daha mantıklı olacağını düşünüyorum.
Ödeme oranlarının Resmi Gazete’de yayımlanmadan önce özel halk otobüsü işletmecilerinin beklentisi en az 2000 TL idi. Taşımacı esnafı, “eğer arzu ettiğimiz rakam verilmezse kontur bazında yani her bir bilet için bir ücret belirlensin ve onu alalım” diye taleplerini her platformda dile getiriyordu. Şirket yöneticileri de bu konuda bir dizi çalışmalar yaptı ve hazırlanan dosyaları ilgili makamlara elden teslim etti.
Lakin esnafın hayalini kurduğu her iki modelde gerçekleşmedi. Hani meşhur bir söz vardır ya; “Cami ne kadar büyük olursa olsun, imam bildiğini okur” diye işte ücreti belirleyen yetkililer de bildiklerini okudu. Sohbet ettiğim esnafın büyük bir bölümü “açıklanan bu ücreti almayalım” diyor. Fakat ben bu ücretin alınmasından yanayım.
Ücreti alalım ve rakamın yükseltilmesi içinde bir dizi çalışmalar yapalım. Projeler geliştirelim. Yetkililere kendimizi daha iyi anlatalım. Tüm Türkiye genelindeki özel halk otobüs yöneticileri ile bir araya gelelim ve ortak hareket edelim. Birlikten güç doğacağını unutmayalım. Bu şekilde de ücretlerin istenilen seviyeye çekileceğini ümit ediyorum.
Eğer yapılan mücadelenin aynısını sergilersek çok iyi yerlere gelebiliriz. Önümüzdeki yasama yılında bu rakamın yükselmesinden çok daha önemli olan KDV ve ÖTV indirimi ile araç tanımı olduğunun da altını çizmek isterim. Bunların üzerinde durup, TÖHOB öncülüğünde mecliste tüm grupları ikna turlarına çıkıp, sorunların çözümü için başta iktidar partisi olmak üzere tüm partilerin ikna edilmesi gerekiyor.
Ortada yasa ve yönetmelik var. 07-04-2015 tarihinden itibaren bu rakamı esnafın belirlenmesi ve tüm özel halk otobüsü işletmecilerine verilmesi de yönetmelikte yazıyor. Bu rakamın toplamının da 60 günde ödenmesi gerekiyor. En azından özel halk otobüsü esnafı rahat bir nefes alacaktı. Yasanın tüm esnafımıza hayırlı olmasını dilerken, bazı kesimler tarafından küçümsenen bu yasanın da yıllardır kangren olan ücretsiz taşımacılığın ilk yasası olduğunu da hatırlatmak isterim. Başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi yetkilileri olmak üzere emeği geçen tüm yetkililere ayrıca teşekkür ederim.
Serhat Akçakaya
E-mail: serhatakcakaya@hotmail.com