Uzay alanı, Avrupa Birliği için stratejik önem teşkil eden bir alan olmanın yanı sıra, dünyanın diğer büyük güçlerle bilimsel açıdan rekabette son derece kilit bir sektör olmaktadır. Bundan başka Avrupa Uzay Politikası, çok çeşitli Avrupa politikalarını kapsamaktadır. Avrupa Uzay Politikası’nı yakından incelediğimiz zaman, uzay esaslı hizmetler ve altyapılarının AB politikaları kapsamında geliştirilmesi hedeflenirken, aynı zamanda da üye ülkeler tarafından geliştirilmektedir.
Örneğin, Fransa gibi AB’nin kurucu bir ülkesinin CNES (Centre National des Etudes Spatiales, Uzay Araştırmaları Ulusal Merkezi) gibi bir ulusal uzay kurumu vardır ve ESA’nın (European Space Agency) kurulmasından önce ulusal bir uzay programı geliştirilmiştir. Buna ilaveten, Fransa ve İngiltere gibi önemli üye ülkelerin ulusal uzay ajanslarının ESA’nın yürütülmesinde ve kurulmasında anahtar rol oynadıkları aşikârdır. Avrupa Uzay Programı’nın faaliyetleri, AB kurumlarını, ESA, üye ülkeler ve farklı paydaşları kapsamaktadır.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında, çok ciddi yıkım yaşamış Avrupa’nın bilim adamlarının önemli bir bölümü ABD’ye gitmişti ve Avrupa Uzay politikalarını belirleyecek altyapı daha gelişmemişti. Örneğin Alman vatandaşı olan Werner von Braun, ABD Uzay Politikasının baş mimarlarındandır. Bundan başka iki süper güç ABD ve SSCB, uzay bilimin ilk yıllarında öncü rol oynamışlardır. Buna örnek olarak, SSCB’nin 1958 yılında uzay’a fırlattığı ilk uydu Sputnik’in yanı sıra, 1961 yılında uzay’a giden ilk insan Yuri Gagarin akıllara gelebilir.
Soğuk Savaş ortamında yoğun bir rekabet içinde olan iki süper güç, uzayı dünya çapında saygınlıklarının pekiştirilmesi için bir alan olarak görmekteydi. Avrupa ise, bu yıllarda daha ciddi bir uzay politikası geliştirememiş olsa da aslında Avrupa’nın başlıca ülkeleri olan Fransa ve İngiltere evvela ulusal uzay politikalarını geliştirmek ve aralarında koordinasyon sağlamak yönünde adım atmışlardır. 1950’li yılların ekonomik toparlanmasıyla birlikte bilim ve uzayla ilgili faaliyetlere yatırım yapılmasına rağmen, Batı Avrupalı bilim adamlarına göre, Avrupa ülkeleri Soğuk Savaş ortamından dolayı ve iki süper güç olan ABD ile Sovyetler Birliği ile yarışabilecek durumda olmadıklarını tespit etmiştiler. Ancak, 1958 yılında, SSCB tarafından uzay’a fırlatılan ilk uydu olan Sputnik’ten sadece birkaç ay sonra Batı Avrupa bilim camiasının iki önemli ismi olan İtalyan Edoardo Amaldi ile Fransız Pierre Auger birlikte toplanıp ortak bir Avrupa Uzay Ajansının kurulmasını değerlendirdiler.
Toplantıya 8 farklı ülkenin temsilcileri katıldı. Avrupa ülkeleri, uzay alanında iki farklı ajansın kurulmasına karar verdi. Bir tanesi, uzaya fırlatılan füzelerle ilgilidir (ELDO, European Launch Development Organisation) ve diğeri ise 20 Mart 1964 tarihinde kurulmuş olan ESA’nın öncüsü olan ESRO’dur (European Space Research Organisation). 1967 yılında, Avrupa Uzay Operasyonları Merkezi (European Space Operations Centre) Darmstadt’ta (Almanya) kurulmuştur. Bugüne kadar 40 yılı aşkın tarihiyle, toplam 50 tane uydunun fırlatılışını gözlemlemiştir. 1972 yılında ise, ilk defa tek bir Avrupa Uzay Ajansı fikri ortaya koyulmuştur. Ayrıca, ELDO’nun önemi azalmıştır ve nihayetinde 1974 yılında feshedilmiştir. 1970’li yılların başında, Avrupalı uzay camiasının talebi üzerine, ESRO ve NASA ortaklaşa projeler yürütmeye karar vermiştirler. İki kurum, beraber Spacelab projesini geliştirmişler. Proje, fiilen 1974 yılında başlatılıp, ilk modülü NASA’ya verilmenin yanı sıra, Avrupalı astronotlar için uzay’a gitme olanağı sunulmuştur. Spacelab, 1983’ten 1998 yılına kadar toplam 25 mekik seferleri gerçekleştirmiştir.
Deniz Servantie
İKV Uzman Yardımcısı
E-Mail: dservantie@ikv.org.tr