Öncelikle yeni sisteme geçiş yaparken, geçmiş yılların getirdiği yasal şartlar korunmalıdır. Her şeyden önemlisi de yıllardır İstanbul halkına hizmet veren özel halk otobüs işletmecilerinin hakları garanti altına alınmalıdır. Hizlet kalitesinden ödün vermeden yoluna devam etmeye çalışan esnaf, her geçen yıl erimekte, araçlarına ise yeni ortaklar dahil etmektedir.
Antalya Büyükşehir Belediyesi bu konuda çok doğru bir adım attı. Esnafın yıllardır hayalini kurduğu tahdit çalışmaları belediye meclisinde geçti. Özel plaka İçişleri Bakanlığı’ndan alınarak özel halk otobüsü esnafına tahdit sağlandı. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin aldığı bu kararın tüm belediyelerde alınması ve esnafın geleceğe dönük işlerinin yapılması gerekmektedir. Maliyetlerin konuşulması yerine, esnafın geçmişten gelen haklarının korunması en önemli unsurdur. Sorun çözülmeden, günü birlik çözümlerle özel taşımacılıkta çıta yükselmez!..
Gelelim km başına hak ediş sisteminin oluşturulması konusuna!.. Bu konuda reel maliyetlerden hareket edilmesi, yanıltıcı olacaktır. Çünkü bu maliyetler ideal değil, zorlama rakamlardır ve tabi ki de ölçü olarak alınmamalıdır. Bu noktada asıl olan nasıl bir toplu ulaşım sistemi ön görülmektedir, bu yeni sistemin asgari şartları neler olmalıdır? Bunların ortaya koyularak, buna göre ideal (olması gereken) rakamlar üzerinden hesaplama yapmaktır. Bu takdir de yapılacak ödemeler optimumu olabilecek ve hedeflenen hizmet kalitesini de sağlayacaktır.
Yeni bir sistem öngörülüyor ise mevcuttan farklı bir şeyleri kapsaması gerekmektedir. Aksi halde mevcudun başka bir versiyonu olmaktan öteye gidemez. Biz zaten şu anki gelirlerimizin yetersizliğinden yakınırken, mevcut gelir rakamının başka bir şekilde bize sunulması kabul edilebilir değildir ve sektör gerçekleriyle de bağdaşmayacaktır.
ÖHO temsilcileri olarak bizlerin km başına hak ediş ödeme sistemine geçilmesine her hangi bir itirazımız bulunmamaktadır. Bizim talebimiz, kentimize daha iyi, nitelikli ve sürdürülebilir bir hizmet sunabilmek için asgari maliyet rakamlarının mevcuda göre değil ideale göre belirlenmesi, işletme şartlarının çok iyi belirlenmesi ve gelecekte sıkıntı yaşamayacağımız bir ortam kurulmasıdır. Elbette öncelikle maliyet rakamlarının ideal çerçevede belirlenmesidir. Ancak bu konu sadece hak ediş ödeme yönteminin değiştirilmesinden ibaret değildir. Reel maliyetlerin hesaplanması konunun sadece bir boyutudur. Sistem bize ne getirecek, ne götürecektir. Avantaj ve dezavantajları neler olacaktır. İşletme şartlarına sağlayacağı olumlu katkılar neler olacaktır. Kısaca bu çalışma şartları dahil bir çok konuyu etkileyecektir. Dolayısıyla da bu konuların şeffaf bir şekilde görüşülüp açıklığa kavuşturulması ve ikna edilmemiz gerekmektedir.
Özel halk otobüslerinin birliği sağlanmalıdır. Son olarak da esnafın bu yapılacak toplantılar ve görüşmelerde tek ses olması gerekmektedir. Bu özel halk otobüslerinin son sansıdır. Bireysel çıkarlar yerine esnafın geleceğini garanti altına alacak çözümlerin üretilmesi için tüm şirketler, esnaf odası ve birliklerimizin beraber hareket etmesi gerekmektedir. Yeni sisteme geçerken beraber hareket etmek esnafa büyük kazançlar sağlayacaktır. Günü birlik çözümler yerine esnafın geleceğini garanti altına alacak bilimsel çözümler yapmak gerekmektedir.
Serhat Akçakaya
E-mail: serhatakcakaya@hotmail.com