Maalesef ajanslara 2016'nın son çeyreğinde düşen, dünyanın en büyük yedinci konteyner hat operatörü Güney Koreli, Hanjin Shipping'in iflası haberi sektörde büyük bir panik havası yaşattı. İflasın duyulduğu anda, gemilerde 14,5 milyar dolarlık yük vardı.
Haber etkisini öyle bir hızla gösterdi ki, Hanjin'in gemileri tam anlamıyla “yapayalnız” kaldı. Gemiler limanlara yanaşamadı, kanallardan ve boğazlardan geçişine izin verilmedi. “Düşenin dostu olmaz” misali Hanjin'e en yakın şirketlerin hepsi yüklerini gemilerden tahliye ettirebilmek için sıraya girdi. Örneğin, Samsung şirketi, Hanjin'in iki gemisine yüklediği 38 milyon dolar değerindeki elektronik ekipmanın en kısa sürede boşaltılmadığı takdirde 8 milyon dolara 16 kargo uçağı kiralamak zorunda kalacağını bildirdi. Hanjin’in iflasının ardından denizcilik piyasalarında tüm dengeler değişti.
FİYATLAR TAVAN YAPTI
Deniz taşımacılığı için kötü günler aslında 2008 krizi sonrası başladı. Global ticaretteki büyümenin yavaşladığı dönemde analistler “fiyat balonu”nun çok fazla şişmekte olduğunu vurgulamaya çalıştı. Sıklıkla, "Aman dikkat, balon fazla şişti, her an patlayabilir" uyarısı yapılıyordu. Ticaretin hacmi artmıyor, fakat konteyner kapasiteleri artıyordu. Bu durum doğal olarak gemi kapasite fazlalığına yol açtı. Kapasite fazlalığı ise, fiyatların düşmesine neden oldu. Fiyat rekabeti öyle agresifleşti ki, düşen taşıma maliyeti, giderleri karşılayamadı. Bu gelişmelerin akabinde, Hanjin'in iflası kaçınılmaz oldu. Bu iflas, dünya nakliye pazarında etkileri kolay kolay silinmeyecek bir krize neden oldu. Denizyolu taşıma ücretleri Ocak 2017'den bu yana neredeyse yüzde 400 arttı ve artmaya devam ediyor.
BİRLEŞMELER HIZLANDI
Hanjin'in iflasından en fazla Transpasifik ve Uzak Doğu-Avrupa hatları etkilendi. Oluşan boşluğu doldurmak için dev markalar birleşmeye başladı. İlk olarak Maersk, Hyundai’yi de yanına alarak dünyanın ikinci büyük operatörü olan MSC ile hatlarını birleştirdi. Ardından üçüncü büyük operatör Fransız CMA CGM Group, küçük operatörlerini bünyesinde topladı. Ayrıca, Japonya’nın önde gelen üç denizcilik şirketi olan Nippon Yusen, Mitsui OSK ve Kawasaki Kisen Kaisha konteyner taşımacılığı operasyonlarını birleştirme kararı aldı. Bu birleşme dünyanın altıncı büyük konteyner taşımacısını ortaya çıkaracak hamle oldu. Uzun lafın kısası, litaratüre “Konteyner krizi” olarak geçen Hanjin iflası, Dünya'nın eski ve dev kuruluşlarının da iflas edebileceğini bir kez daha göstermiştir. Sektör bu tabloyu doğru bir şekilde okumalı ve tahlil etmelidir. Önümüzdeki dönemde, sektörün devleri ya stratejik hat anlaşmaları yapmak durumunda kalacak ya da küçülme yoluna gideceklerdir.
Sefa EZGİN
E-mail: ezgin.efe@gmail.com