Hepimiz hayatımızın her anında bir karar vermek durumunda kalırız. Bu bir meslek seçimi, üniversite tercihi, evlenmek, araba almak, bir işi bırakıp yeni bir işe girmek, gibi sıralayabiliriz. Bu durumda hayati önem taşıyan karar almak durumundayızdır. Yolda araba ile ilerlerken önümüze çıkan çatal bir yoldan hangisine devam edeceğimizi belirlemek gibi bir şeydir bu…
Kararsızlık içinde çırpınmak ne kadar acı bir his ise, yanlış ve yarı pişmiş kararlar vermiş olmak da o kadar üzüntülü ve tehlikelidir. Çok defa sabırla beklemek ve karar vermeyi boyuna ileriye atmak bize biraz vakit kazandırabilir, ancak her bekleyiş aleyhimize işleyen bir zamandır aslında… Delice kararlar ve kararsızlıklar çevremizdeki dünyanın güçlük ve karışıklıklarından ziyade içimizdeki dünyanın dengesizlik ve huzursuzluğundan ileri gelmektedir.
Karar veremememizin bazı sebepleri vardır. Bunlardan; düşüncelerimizi bir yere odaklayamaz, fazlaca gereksiz girdilere dalar, esas üzerine düşmemiz gereken konuyu kaçırırız, hislerimizin fazla sıcak gitmesine müsaade eder, sevgi, nefret, sempati ve antipatilerimizin tesiri, akıl, mantık ve sağduyu ile seçilecek yolları sisle kaplamasına müsaade ederiz. Ayrıca, enerjimizi yerinde ve sistematik olarak kullanamayız. Bütün kuvvet ve imkânlarımızı gayeye varmak için lüzumlu olan kararı vermek ve onu uygulamak için kullanacak yerde onları başıboş bırakırız.
Karar vermenin temel kriterlerini şöyle sıralayabiliriz; Gerçekleri ve verileri toplamak... A, B ve C planları yaparak gaye ve hedefe en uygun olanını seçmek... Biraz öncede bahsettiğimiz hislerimizle ilgili olarak; hislerimizin kaynaklarını araştırmak... Uygun zamanı belirlemek... Kararlarımızın takipçisi olmak... Cesaret etmek... Yanlış karar vermek, kararsız kalmaktan iyidir…
Kurban Bayramlarınızı en iyi dileklerimle kutlarım. İyi Bayramlar…
İlhan Kılınç
Lojistik Alanda Yönetici
E-Mail: kilincilhan@yahoo.com
www.linkedin.com