Temel evde oturuyor, gazete okuyormuş.
Dursun telaşla kapıdan içeri girer, “Koş Temel senin arabayı çaliyler galiba” der. Temel koşar ama hırsız arabayı hareketlendirmiş, kaçıyordur. Yetişemez eve geri döner. Dursun sorar, “Ne yaptın yakaladın mı?
Temel son derece sakindir, “Yakalayamadum ama plakasını aldım, bir yere kaçamaz...."
MEĞER SAĞIR
Temel kulak-burun-boğaz doktoruna gitmiş, “Bizim Fadime’nin kulakları ağır işitiyor, duymuyor galiba” der. Doktor, “Peki test yapalım. Git ona uzaktan bir şey söyle, duymazsa 5 adım daha yaklaş tekrarla. Duymazsa yine 5 adım” der. Temel eve gider, Fadime mutfakta yemek pişiriyordur. Doktorun dediği gibi uzaktan ne pişirdiğini sorar, cevap alamayınca 5’er metre yaklaşarak sormaya devam eder. Fadime sonunda dönerek büyük tepkiyle, “Temel! Sağır mısın, deminden beri 4’ncü kez hamsili pilav diyorum, duymuyorsun.
AĞIR YÜK
Temel, kaynanası ile birlikte İstanbul’a giderken bindikleri gemi yolda fırtınaya tutulmuş ve batmak üzere imiş. Kaptan anons yaparak yolcuların ağır eşyalarını denize atmalarını istemiş. Temel bu anons üzerine kaynanasını denize atmış, bunu gören kaptan sormuş:
-Kadını niye denize attın?
Temel yanıt vermiş:
-Benim en ağır yüküm oydu.
EMİN OLMUŞ
İki arkadaş birlikte ava çıkmışlar. Birisi tüfeği tavşana doğrulturken namluyu kaydırmış arkadaşını vurmuş. Telaşla dostu doktoru aramış, “Ben ne yaptım, galiba yanlışlıkla arkadaşımı öldürdüm. Ne yapmalıyım şimdi ?” diye sorar. Doktor, “Sakin ol, öldüğünden emin ol, bak bekliyorum” cevabını verir. Ve bir tüfek sesi daha duyulur. Ahizenin öteki ucundaki adam, “Bu sefer kesinlikle öldü. Ne yapmam gerek şimdi” der.
Göksal Purtuloğlu
Cep: (0533) 422 22 77
E-Mail: purtuloglu_61@hotmail.com