Kim ne pazarlıyor?

Karayolu yolcu taşımacılık sektöründe Atadan otobüsçüyüm. Çocukluğum ve gençliğim Büyük İstanbul Otogarı’nda geçti. Halende sabah akşam otogarda işimin başındayım. Dedim ya babadan dededen otobüsçüyüz diye!.. Bir yandan yazıhane işletmeciliğine devam ederken, diğer yandan da bireysel otobüslerimiz ve lojistik alanda kamyonlarımız ile sektörde faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.

Şimdi benim asıl üzerinde durmak istediğim konu araç muayene istasyonlarıdır. Hatırlanacağı üzere araçların yıllık muayeneleri eskiden devlet tarafından yapılıyordu. 2004 yılında dönemin hükümeti; muayene istasyonlarındaki işletme hakkını 613.5 milyon dolar bedelle Akfen- Doğuş- TüvSüd ortaklığına ihale etti. İhaleyi ortak alan firmalar TÜVTÜRK’ü kurarak yaptıkları eylemlerle Türk vatandaşını çileden çıkartmaya başladılar.

Değerli okurlar, çileden çıkartma diyorum. Gerçekten hiç abartmıyorum. Burada araçlara ne bir tamir, ne de herhangi bir bakım yapılmıyor. Tek yaptıkları bütün bakımları ve eksikleri giderilmiş olan araçlara muayene adı altında kontroller yapmak ve eksiklerini bildirmek. Araç sahiplerinin ezbere bildikleri kuralları kâğıda döküp tamamlanması için süre tanımak. Şimdi kendileri masraftan kaçmak için kağıdı da kaldırdı vermiyor!. Ticari araçlarda her yıl, binek tipi araçlarda 2 yılda bir mecburi. Burada resmen soygunun resmileştirilmiş hali olarak gözüküyor.

TÜVTÜRK’te bir araca bakmaları bin 200 TL. Eskiden nakit çalışıyorlardı. Şimdi muayene istasyonlarına post cihazı koyup vatandaştan daha fazla faiz gibi para almak için kolları sıvadılar. Oy verip başa getirdiğimiz hükümet ise bizlerin soyulmasını tabiri caizse zevkle izliyor. Ne de olsa araç sahipleri seve seve aracını muayene ettirmeye mecbur!. Devlet izniyle bu soygunun yapılmasına artık birileri dur demeli!..

Kredi kartıyla yaptığım ödemeye devlet tarafından resmi izin verilen TÜVTÜRK 60 TL faiz koyarsa, yarın markette koyar. Hepimiz esnafız ve post cihazı kullanıyoruz. Yarın otobüsçüde koyar, akaryakıt istasyonu da koyar ve Türk Cumhuriyeti’nin vatandaşı, kendi devletinin eliyle yüksek faizler ödemeye mahkûm bırakılır.

Malumunuz 2024 yılı bütçesi yapılırken TBMM’de 2.65 trilyon TL borçlanma ve 1,25 trilyon TL faiz oylaması yapıldı. Biz insan gibi yaşamayı artık bırakıp, faiz altında inim inim inleyerek can mı vereceğiz? El insaf, faize mahkum ederek bizi yönetenleri, yine onları seçen yüce Türk Milletine havale ediyorum.

S. Süleyman Kalkan
E-Mail: kalkan23@hotmail.com