İsviçreli MSC, yaptığı yatırımlarla Danimarkalı konteyner operatörü Maersk’i geride bıraktı. MSC yatırımlar sonucu dünyanın en büyük gemi filosuna sahip şirket unvanını da aldı. Şirketin Türkiye yatırımları ise artarak devam ediyor. Bir yandan ortak olduğu Tekirdağ Asyaport Limanı’nı büyütme projesini desteleyen şirket, diğer yandan Türk bayraklı gemi filosunu da büyüttü.
SİPARİŞLER ARTIYOR!
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan MSC Türkiye Müdürü Barış Dilek, “Müşterilerimizle yaptığım görüşmelerde AB’de işlerin yavaşladığını ancak Türkiye’ye yönelik sipariş talebinin aynı oranda azalmadığını dile getirdiler. AB ve ABD tedarikte rotayı Türkiye’ye çevirdi. Korona Virüs ile başlayan süreç, Rusya-Ukrayna savaşıyla güçlendi. ABD ve AB, maliyete bakmadan Uzakdoğu ya da Rusya’dan aldığı ürünleri Türkiye’den temin etmeye başladı. Bir müşterimiz, bir ürün gurubu için Çin’den Avrupa’ya 1 milyon ton gidiyordu, şimdi bunun 600 bin tonu Türkiye’den alınıyor. AB’ye mal yetiştiremiyorum ifadesini kullandı. Bunun gibi örnekleri sıkça duymaya başladık. Bizim gözlemimiz beyaz eşya gibi bazı sektörler küresel piyasalardaki yavaşlamadan daha çok etkileniyor. Ama bazı sektörlerde talep hala çok güçlü” diye konuştu.
İHRACATIN YILDIZI
AB’deki yavaşlamaya karşın ABD’de talebin hala güçlü olduğunu belirten Barış Dilek, “ABD parlayan yıldız. Türkiye’de Avrupa pazarı için çok sayıda şirketin yatırım yaptığını gözlemliyoruz. Üretim kapasitelerini artırmaya yönelik yatırımlar yapılıyor. Bu çok önemli bir gelişme çünkü ABD, bugüne kadar Çin’den dolayı rekabet etmediğimiz, dolayısıyla ikinci plana attığımız pazardı. Şimdi bu jeopolitik gelişmeler, çok kutuplu dünyada safların netleşmesiyle beraber, ticarete bunun etkisini daha fazla görmeye başladık. Beklenen resesyonun Türkiye’ye etkisinin çok büyük olmayacağını öngördük. Oradaki fırsatları göz ardı etmemek lazım” dedi.
DÜŞÜŞ BEKLEMEYİN
MSC Türkiye Müdürü Barış Dilek, açıklamasına şöyle devam etti: “Navlun düşüyor ama 2019 rakamlarına düşmez. Bunun için maliyetlerin de 2019 rakamlarına düşmesi lazım. Maliyetler hala 2019’un üç-beş katı üzerinde. Dolayısıyla 2019 navlunları ile servislerin devam etmesi çok zor. Servisler kapanır, malı gönderecek gemi bulamayız. Müşteri de armatör de zarar edeceği navlunu vermez. Şu anda navlunda bir gevşeme var küresel endekslerde. Ancak, ben düşüşün aynı hızda devam edeceğini öngörmüyorum. Belki son çeyrekte talebe bağlı olarak bir miktar artabilir de. Temkinli olmakta fayda var. Navlunda büyük düşüş beklemeyin. Çünkü hala maliyetler yüksek, limanlarda beklemeler var. Özellikle birçok limandaki grevler beklemeleri artırıyor.”
