25.05.2011 tarihinde İETT’nin, “Erişilebilirlik noktasının neresindeyiz” adlı panele katıldım... İETT müdürlerinin de hazır bulunduğu etkinlikte birbirinden değerli akademisyenler konuşma yaptı. Panele özürlüler, özel halk otobüsü ve İETT şoförleri ile sivil toplum kuruş temsilcileri de dinleyici olarak katıldı.
Gerek panelistler, gerekse katılımcılar özel halk otobüs esnafını eleştirdi. Özürlü vatandaşlarımız; “halk otobüsçüleri ücretsiz taşıdıkları için bize kaba davranıyor… Tepki gösteriyorlar…” diye serzenişte bulundu. Esnafa yöneltilen tüm bu eleştiri oklarına ise cevap verecek bir özel halk otobüsü yöneticisinin olmayışı açıkçası beni üzdü!..
Birçok yerde özel halk otobüsü esnafının bu tür eleştirilere maruz kaldığına şahit oldum… Yalnız ben bu eleştirilerin tek taraflı olduğunu ve esnafın bunu hak etmediğini düşünüyorum!... Eğer orada bir özel halk otobüsü şirket yetkilisi çıkıp da tüm bu eleştirilere cevap verseydi, esnafı eleştirenlerin düşüncesi mutlak suretle değişecekti!..
Birde esnafın penceresinden olaya bakalım: Otobüs sabah 5’te servise çıkıyor… Şoför parası var… Biletçi parası var… Arabanın rutin masrafları var… Akşam depoyu nasıl dolduracak? Onun düşüncesi var… İETT’den akbili aldık mı, almadık mı? Cepte parası var mı, yok mu? Tüm bunları esnaf düşünürken, kamu hizmetini de aksatmadan yapmak zorunda!..
Özel halk otobüsü esnafı, özürlü vatandaşı veya ücretsiz seyahat kartı sahibi kişileri taşımaya karşı değildir!.. Ancak esnafın içinde bulunduğu durum nedeniyle bazı araçlarda, ücretsiz seyahat kart sahiplerine isteksiz görüntüler sergilenmekte!... Öte yandan özel halk otobüsü işletmecileri bu konularda kendilerini anlatamadıklarından, sıkıntı yaşadıklarını düşünüyorum!...
Hep özel halk otobüsü esnafı İETT ile kıyaslanıyor! Oysaki özel halk otobüsü esnafı her ne kadar kamu hizmeti yapsa da sonuçta bu işin ticaretini yapıyor!!! Biryandan ticaret yaparken, diğer yandan da kamu hizmeti yapmanın birtakım sıkıntıları var… Özellikle bu sorunlar irdelemeli ve çözüm yolları aranmalıdır!..
Günümüz Türkiye’sinde kentiçi toplu taşımacılık sektörüne baktığımız da inanılmaz gelişmeler yaşandığı görülmektedir. Araç yatırımından tutunda hizmet kalitesine kadar bir çok değişiklik var!.. Özel halk otobüsü esnafı, sektörde büyük yatırımlar yaptı!.. Şuan ki işletmecilik, bundan 15-20 sene önceki işletmecilik değil!.. Eskiden üstünkörü yapılan bu hizmet, günümüzde teknolojik imkânlardan da yararlanılarak yapılmaktadır.
İstanbul’da kısa bir süre önce yeni hat ihaleleri yapıldı… İhale ile birlikte yeni oyuncularda sektöre girdi!.. Son yapılan ihalede 230 bin TL civarında hat bedelleri alındı ki, bu da artık hatların resmileştiğini göstermektedir… Eskiden hatlar gayri resmiydi!.. Bugün bir otobüsün değeri ise 350 bin ile 400 bin TL arasında değişmektedir…
Sonuçta bu ilk ihaleydi!.. İkinci ihalede hat bedellerinin 400-500 bin TL’yi geçeceğini düşünüyorum!.. Bu şekilde de bir hat, otobüsüyle birlikte bir milyon TL’nin üzerinde bir değere ulaştı!.. Her şeyden önemlisi çok ciddi bir kurum oldu. Esnaf geçmişteki gibi düşünemeyecek. Büyük yatırımlar yapılıyor!...
İstanbul Halk Ulaşım A.Ş. 3,5 milyon TL’lik yatırım yaparak mülk sahibi oldu. Keza bunu diğer şirketler izliyor ve yapıyor... Eskiden esnaf arasında şirketleşme ve işletme mantığı yoktu! Esnafta yatırım yapmaktan kaçıyordu. Şimdi esnafın eskiden olduğu gibi kaçma lüksü kalmadı!...
Ne olacak şimdi?
İşine sahip çıkacak!..
Ciddi bir dönüşüm olacak!...
Bundan sonra halk otobüsü esnafı için ne yapacak? Bunu irdelemek gerek!..
Özellikle benim fikrim:
Artık İETT ve özel halk otobüsü işletme yöneticilerinin bir araya gelip, kendilerine yeni bir yol çizmeleri görünüyor. Belirlenecek bu yol haritasının başında ise şoför eğitimleri olmalıdır!.. Şoförler, hızlandırılmış eğitimden geçmeli, bu noktada yaşanılan sorunlar tespit edilerek çözüm yolları aranmalıdır!..
Şoför maaşları da sorun teşkil etmekte!.. Günlük ödenen özel halk otobüsü şoför ücretleri ivedililikle aylığa çevrilmeyi ve şirketler tarafından ödenmelidir!.. Bu şekilde de şoförler arasındaki maaş farkı ortadan kalkacağı için hizmet kalitesi yükselecektir!...
Esnafın yaşadığı en önemli sorunlardan bir tanesi de şoför hatalarının cezasını çekmek!.. Bir İETT şoförü hata yaptığında ceza direk şoföre kesiliyor. Oysaki halk otobüsünde tam tersi!.. “Şoför direksiyonda sigara içti… Telefonuyla konuştu… Veya herhangi bir yanlış!..” işte tüm bunların faturası araç sahibine kesiliyor!.. Araç ile ilgili eksiklikleri anladık da, şoför ile ilgili olanların da muhatabının araç sahibi olması bana göre doğru değil!..
Otobüsler garajdan hareket etmeli!.. Akşam servisi bittikten sonra halk otobüsleri akaryakıt istasyonları başta olmak üzere yol ve mahalle aralarına park ediliyor!.. Bu durum ise hiç yakışmıyor!... Garajlardan toplu hareket edilmesi gerekir!.. İş ciddiyeti açısından, sağlık açısından mutlaka bu yapılmalıdır... Bölgeler oluşturulmalı ve tıpkı İETT’de olduğu gibi özel halk otobüsleri de garajlardan servise çıkmalı…
Yaşanan sorunların çözümü noktasında en önemli konu ise havuz sistemidir!.. Özel halk otobüsü esnafı mutlak havuz sistemine geçirilmelidir. Tüm İstanbul bölgesini bir havuzda toplamak mümkün olmayabilir ama bölgeler arası havuz sistemi rahatlıkla uygulanabilir!.. Havuz sistemine geçilmesiyle birlikte şoförlerin yolcu kapma yarışı da sona erecektir. Yolcu rekabeti bitecek, hizmet yarışı başlayacaktır!.. Havuz sistemine geçilmesiyle birlikte otobüsün Orer saati de değişecek ve şoför bu durağa uğradı, bu durağa uğramadı, hızlı gitti, yavaş gitti gibi söylemlerde ortadan kalkacaktır. Bu sistemle birlikte otobüslere de raporlar yazılmayacak!
Gelelim asıl meselemiz olan ücretsiz seyahat kartlarına!..
Ücretsiz seyahat kartları esnafın, bir karın ağrısı!..
Panelde gündeme geldi. ‘Bu işi yapıyorsanız, bununa uymak zorundasınız’ denildi!..
Tamam, ‘bizde demiyoruz taşımayız diye’ ama eskiden 3 tane kart tipi vardı!.. Şimdi ise 60 tane kart tipi var!.. Bu vatandaşlar ücretsiz taşınacaksa, özel halk otobüsü esnafı da bir şekilde desteklenmelidir!..
Destek noktasında neler yapılabilir?
Örnek verecek olursak, özel halk otobüslerine reklam alınmalı!.. İETT’de var... Ticari takside var… Dolmuşta var… Çiftkatlı otobüslerde var... Özel halk otobüslerinde yok!..
Otobüslere alınacak reklamın yanında aylık rüsum veya yıllık ruhsat parası gibi giderlerden de İETT bir kısım almayabilir!.. Yine bunun yanında akaryakıt giderleri esnafı bir hayli zorlamakta!.. Özel halk otobüsü esnafı, belediye adına kamu hizmeti vermektedir. Dolayısıyla indirimli akaryakıt talebi de karşılanmalıdır!...
Toplu taşıma hizmeti veren esnafın sırtındaki kamburlar bir nebzede olsa hafifletildiğinde hizmet kalitesi daha da yükseltilecek ve kazanan İstanbul olacaktır…
Göksal Purtuloğlu
E-mail: purtuloglu_61@hotmail.com