Nereye elimizi atsak, elimizde kalıyor!.. Bir yeri düzeltmeye kalksak, diğer yer yamuluyor desek abartmış olmayız!.. Gümrüklerde sorunlar!.. Hep gümrük memurlarından kaynaklanacak değil ya, bazen de işletmeci kuruluş tarafından da nakliyeci sömürülüyor!.. Bu yazımda bundan bahsedeceğim, kalemim yazdıkça.
Erenköy Gümrüğü, Türkiye'nin en büyük gümrüklerinden biridir. Bilindiği üzere TASİŞ tarafından işletiliyor. İşletmeci tarafından nakliyeci resmen soyuluyor desek, çok da haksız sayılmayız!.. Bakınız bir günlük (24 saat) işgaliye artı kantar bedeli 29.50 TL. Buraya kadar normal gözüküyor!.. Rakam azdı çoktu bu tartışmaya açık konular ama benim anlatmak istediğim tam olarak bu değil!..
Gümrük açık ama TASİŞ memurumuzun mesaisi bitti diye saat 8:00'den sonra nakliyecimiz maalesef ardiye yatıramıyor. Bunun sonucunda sağ olsunlar muhafaza memurlarımız, aracın bir sonraki gün ardiyeyi yatırmak koşulu ile çıkışını sağlıyor. Ertesi gün ardiyenizi ödemeye gidiyorsunuz, tahsilat ilginç!.. Aracınız dün de çıksa 1 gün fazla olarak bugün çıkmış gibi ücretleri ödemek zorundasınız. Fark mı 17.70 TL... Tabi canım, nakliyeci kazanıyor!.. Aldığı navlun komple kâr ne de olsa, değil mi? Ama durum bununla da bitmiyor!..
Örneğin Cumartesi günü arabanız saat 20:30 da gümrüğe girdi. Çıkış saati mi? Çok mümkün olmasa da 21:30 oldu diyelim!.. Tam 1 saat sahayı kulandı... Sıkı durun!.. Yatırayım ücretini ama memur yok!.. Ne yapalım? Pazartesi yatıralım!.. Pazartesi tam 3 günlük ardiye yatıracaksınız demektir!.. Buda toplamda 64.90 TL demek!.. Dedik ya nakliyeci de para çok. Bu konuda bir çok sektör mensubu meslektaşımız, TASİŞ yetkilileri ile görüşmeler yaptı... "Yapacağımız bir şey yok. Gümrüğün çalışma saatlerine uymamız söz konusu değil" diye yanıtlar alınmış!.. Bu durumda ne olacak bizim nakliyecinin hali? Bu duruma ayak uydurmaya çalışacak... Yapacak bir şey yok!.. Sonra neden nakliyecilerin sorunu bitmiyor diye hayıflanılıyor!.. Bitmez tabi ki… Bizim derdimiz sıfır sorunla çalışmak değil... Sıfır sorun, imkansız gözüküyor!.. Artık vazgeçin nakliyeciyi yolunacak kaz olarak görmekten... Ve çekin ellerinizi ceplerimizden!.. Bu sektörde en azından yürümemize müsaade etmiyorsanız, bırakından emekleyelim bari… Ancak, siz bizi emekletirseniz, siz de emeklersiniz. Kısaca biz ölürsek, siz de ölürsünüz.
Şunu belki biliyorsunuz ama kavrayamadığınızı düşünüyorum. Nakliyeci bir gün durursa, Türkiye'de durur. İnsanlar yiyecek ekmek, giyecek elbise, yatacak yorgan bulamaz. O nedenle, nakliyeciyi yolmaya heveslenirken, aslında Türkiye'yi yoluyorsunuz da farkında değilsiniz. Türkiye 2023 hedeflerine ulaşacak ise, bu sektör ile beraber ulaşacak. Bu farkındalığın farkına varmanız dileğiyle... A. Hamdi Tampınar’ın dediği gibi “İnsan dünyada bir Hak’tan bir de haksız olmaktan korkmalıdır.” Biz haksız olmadığımız için korkmuyoruz. Ya siz?
Caner Tan
E-Mail: caner.tan@tanlogistics.com.tr
